İnsanın varoluşu zerine bir arabuluculuk olan roman, darağacına
g t ren başlıca boyun eğdirme kaynakları olan hukukun, siyasetin,
dinin ve Tanrı'nın korkutucu y z n vurgular. İnsani ya da ilahi
iktidar, şiddet ve boyun eğmeden doğar, dalkavuklukla gelişir ve
kullukla kutsallık kazanır. Derin felsefi, keskin psikolojik, baştan
ıkarıcı insani ve evrensel olarak toplumsal olan bu kitap, insanlığın
esaretinin, atışmalarının, yabancılaşmasının ve beklentilerinin bir
zeti niteliğindedir. Hikaye, bir kez bile g rmediği k k bir kıza
tecav z etmek ve ld rmekle su lanan, on bir yıldır mahkum olan
Thoma Kunj'un hikayesidir. Bir politikacının oğlu i in g nah ke isi
olduğunu hi bilmiyordu. Razak farklıydı; Thoma Kunj onunla
hapishanede tanıştı. Razak on yaşındayken Kerala'daki evinden
Arabistan'a ka mış ve hurma yetiştiricisi Akeem'in cariyelerine
hizmet etmesi i in bir hareme g t r lm ş. Hadım edilen Razak
cehennem azabı ekmiş ve on dokuz yıl sonra saraydan ka arak
Kerala'ya d nm şt r. İktidarsız bir Razak evlendi ve kısa s re sonra
karısını ve onun sevgilisini ld rd . Başka bir anlamda, o da su suzdu.
Darağacında, maskeli Thoma Kunj, Razak'ın zayıf ığlığını,
insanlığın ıstırabını duydu.